Orijinal Adı: Brief einer Unbekannten
Seri: Yok
Yayınevi: İş Bankası Kültür Yayınları
Sayfa Sayısı: 62
Baskı Yılı: 2012
Goodreads Puanı: 4.2 (5115 Oy)
Arka Kapak Yazısı
Stefan Zweig Bilinmeyen Bir Kadının Mektubu (Brief einer Unbekannten) adlı uzun öyküsünü 1920’li yılların ilk yarısında kaleme aldı. Bilinmeyen Bir Kadının Mektubu’nun kadın kahramanını sadece uzun bir mektubun yazarı olarak tanıyoruz. Kadının hayatı boyunca sevmiş olduğu erkek için kaleme aldığı bu mektubun “gönderen”inin adı yoktur. Mektubun başında tek bir hitap vardır: “Sana, beni asla tanımamış olan sana”. Kadın büyük tutkusunu hep bir “bilinmeyen” olarak, yani tek başına yaşamaya razıdır, bu aşk öyküsünde “taraflar” değil, sadece tek bir “taraf” vardır. Böylesine, gerçek anlamda aşk denilebilir mi? Zweig okurunu, bir kez daha, insan psikolojisinde eşine pek rastlanmayan bir yolculuğa davet ediyor. Bu yeni yolculuğun sonunda “mutlak aşk” kavramının şimdiye kadar bilinmeyen kıyılarına varmayı amaçlamış olması da bir ihtimal!Yorum
Mükemmel şeyler kısa ve az olur, Bilinmeyen Bir Kadının Mektubu da bunlardan işte.Bilinmeyen Bir Kadının Mektubu, uzun zamandır okumak istediğim bir kitaptı. Ama ne kitapmış öyle, insan okumadığı için hayıflanıyor ister istemez kendine.
Stefan Zweig yazarda sevilmez mi! Ben kitaba bayıldım, deli oldum. Kitabı anlatmak, hislerimi yazıya dökmek istiyorum ama kitabın bana hissettirdikleri yanında cümlelerim oldukça zayıf kalıyor ne yazık ki.
Dün taşıması kolay diye yanıma almış çıkmıştım, ince olunca dışarıda taşıması daha kolay oluyor doğal olarak. Kitabı okumaya otobüste başladım ve elimden bırakıp otobüsten inmek çok zor oldu. Kitabın büyüsüne öyle kapılmıştım ki tek istediğim okumaktı. Kitaba ara vermek zorunda kaldım ama içime oturdu bende bulduğum ilk fırsatta oturdum ve kitabı dışarıda bitirdim. Ama ne kitaptı o öyle ya!
Kitabın kapağını ayrıca çok sevdim, çok uygun olmuş |
Stefan Zweig en sevdiğim yazarlardan, bunu sürekli dile getiririm. Neyini sevdiğimi tam olarak söyleyemem, insanı en ince ayrıntısına kadar irdeleyebilmesini mi, insan ruhunun en derin kıyılarındaki gerçekleri yüzeye çıkarmasını mı, yoksa kendine özgü o hoş dilini mi, seçtiği konuları mı? Sanırım hepsini aynı şekilde seviyorum. :)
Bu kitapta da yazar imkansız ve tek taraflı bir aşkı ele alıyor. Ama bunu öyle ustaca ve güzel bir biçimde ele alıyor ki sanki o kadın siz oluyorsunuz ve tüm o duyguları beraber hissediyorsunuz. İnsana aşkı, tutkuyu yeni baştan sorgulatabilecek ve çok farklı sonuçlara ulaştırabilecek bir kitap.
Fazla uzatmak istemiyorum, size tek söyleyebileceğim bu kitabı okuyun. Tamam ben çok övdüm ama bunları gözardı edip sadece Zweig'a kulak verin ve okuyun. Umarım sizde benim gibi çok seversiniz. İyi Okumalar. :)
Son yazımda blogunu mimledim, lütfen bak :D
ReplyDeleteGörmedim kusura bakma, hemen geliyorum. :))
DeleteBu ara kitap yorumu ile ilgili tüm yazıları okuyorum. Çok beğendim ve merak ettim. Mutlaka okuyacağım. Teşekkürler, kalemine sağlık 💙
ReplyDeleteTeşekkür ederim, umarım kitabı da seversin. Zaten çok ince bir çırpıda bitecektir. 😊
DeleteBir Kadının Yaşamından 24 Saat ve Bir Yüreğin Ölümü ' de oku o zaman , o da bir solukta bitirilecek bir kitabı yazarın.Bunu da okuyayım bakalım.
ReplyDeleteTavsiye için teşekkür ederim, bende okumayı düşünüyorum zaten. :)
DeleteTavsiye için teşekkür ederim, bende okumayı düşünüyorum zaten. :)
DeleteŞu ana kadar hiç Stefan Zweig kitabı okumadım.Şimdi aldım notlarım arasına, paylaşım için teşekkürler...
ReplyDeleteÇok geçmeden Zweig okumaya başlamalısın. :) Sevgiler. :))
DeleteMerhaba. :) Çok görüyordum kitabı ve merak ettiğimden bu ay Bkmkitap.com'un indiriminden faydalanıp sipariş verdim. Elimdeki kitaplar bitince başlayacağım hemen. :)) Teşekkürler yorum için. :)
ReplyDeleteAlmana çok sevindim, yorumunu merakla bekliyorum. :))
DeleteZweig favori yazarlarımdan. Bu kitabı da geçen ay almıştım, okunacaklar listemde zirvede. Yorumunu okuyunca daha da meraklandım. Boş olduğum bir gün okuyayım da ara vermeden bir günde bitireyim :-)
ReplyDeleteOkuyun, okuyun zaten sayfalar çok hızlı akıyor gidiyor uzun zaman almıyor. :)
DeleteMerhaba, tam da dediğiniz gibi bir solukta okunan ve asla yarıda bırakmak istenilmeyen bir kitaptı. Sonlarına doğru gözlerimin dolmasına sebep oldu, ah sanırım hala etkisindeyim :))
ReplyDeleteÖyle öyle, insan etkisinden zor çıkıyor ve hatırladıkça yeniden etkisine giriyor. Zweig muhteşem bir yazardır, kitabı sevmenize çok sevindim. ☺ ☺
DeleteBende daha yeni, geçen hafta elime aldığım gibi bitirdim. İçim nasıl gitti anlatamam. Bu da benim kitaptaki enn etkilendiğim söz; "Sabret sevgilim, beni dinleyeceğin bu çeyrek saat yüzünden yorulma, çünkü ben seni bütün bir hayat boyunca sevmekten yorulmadım."
ReplyDeleteBana da beklerim ^^ sanatinsaklisirlari.blogspot.com.tr