Kralların Yolu (Fırtınaışığı Arşivi #1) - Brandon Sanderson | Alıntılar

"Güvensizliğin baş göstergesi gösteriştir."

"Bu dünyada iki çeşit insan var, oğlum," dedi babası sert bir şekilde. "Can kurtaranlar. Ve can alanlar."
"Peki ya koruyan ve savunanlar? Can alarak can kurtaranlar?"
Babası homurdandı. "Bu bir fırtınayı daha güçlü üfleyerek durdurmak gibi. Saçmalık. Öldürerek koruyamazsın."

"Devam etmeye korkuyor bir yandan da eskiden olduğun kişiye dönüşmekten dehşete düşüyorsun."

"Beklentiler kaliteli tabaklar gibidir.  Ne kadar sıkı kavrarsan kırılmaya o kadar meyillidirler."

"Bazı zamanlar, ödül bedeline değmez. Zaferi elde ettiğimiz yöntemler de zaferin kendisi kadar önemlidir."

"Bazen öyle hayal kuruyordu. Diğer zamanlarda ise herhangi bir şeyi umursamayı zor buluyordu."

"Her ne kadar pek çoğu hayatlarından nefret ediyor olsalar da hayata hala dört elle sarılıyorlardı."

"Herhangi birine tam olarak güvenmek zordu."

 "Kötülük iyilikten çok daha sık geri ödenir."

"Geçmiş önemsiz. Ben sadece ileriye bakarım."

"Ne zaman umursayacağını öğrenmek zorundasın... ve ne zaman vazgeçmen gerektiğini..."

"Ya ayak uydurur ya da ezilir giderdin."

"İnsanlar asla düzgün düşünmüyormuş gibi görünüyorlar."

"Aslında sadece etrafındaki insanlara bağlı bir şey."

"Onlardan ne kadar farklı olduğuna. Göze batan kişi delidir, sanırım."

"İnsanlar görmek istedikleri şeyleri görmekte çok iyiler."

"Eğer isminizin anlamı yoksa kim olduğunuzu nasıl bileceksiniz?"

"Sözlerin değil, davranışların seni savunsun."

"Her şey yoluna girecek."
"Yalan söylememelisin."
"Bazen yalan söylemek kötü değildir, Syl."

"Birileri başlamak zorunda. Birileri öne çıkıp doğru olan şeyi, doğru olduğu için yapmak zorunda. Eğer kimse başlamazsa, o zaman diğerleri de onu takip edemez."

"Hedefin bir önemi var mı? Yoksa seçtiğimiz yolun mu var? Ben diyorum ki hiçbir başarının, ona ulaşmak için kullanılmış olan yol kadar büyük bir önemi yoktur. Bizler hedeflerin varlıkları değiliz. Bizi şekillendiren şey yolculuktur. Nasırlı ayaklarımız, yolculuklarımızın yüklerini taşımaktan güçlenmiş sırtlarımız, yaşanılan tecrübelerin taze sevinciyle açılan gözlerimiz."

"Eğri yollarla hiçbir doğruya varılamayacağını söylemem gerekiyor. Çünkü varlığımızın esası başarıda değil, yoldadır."

"Yaşamak ölmekten daha zor."

"Hedeften önce yolculuk. Her zaman bir hedefe ulaşmak için birkaç yol vardır. Başarısızlık haksız olan yöntemler kullanarak kazanmaya yeğdir. On masumu korumak, bir masumu öldürmeye değmez. En sonunda, her insan ölür. Nasıl yaşamış olduğun, Yaradan için neler başarmış olduğundan çok daha önemlidir."

"Bir zamanlar daha iyi insanların var olduğuna inanmak istiyoruz. Bu ise bizim tekrar öyle olabileceğini düşünmemize neden oluyor. Ama insanlar değişmez. Şimdi yozlar. O zamanlar da yozdular."

"İnsan olmak, sahip olamayacağımız şeyi istemektir."

"İnsan için hiç umut yok muydu? Sevmeleri gerekenleri öldürüyorlardı. Eğer müttefikle düşmanın arasında bir fark yoksa savaşmanın ne faydası vardı, kazanmanın ne faydası vardı? Zafer neydi? Anlamsız."

"Yapabildiğin her zaman, bir külfeti bir avantaja dönüştür."