22 Haziran 2016 Çarşamba

Jet (Dövmeli Adamlar Serisi #2) - Jay Crownover | Kitap Yorumu

Orijinal Adı: Jet
Seri: Marked Men  #2
Önceki Kitap: Rule 
Sonraki Kitap: Rome
Yayınevi: Aspendos Yayınları
Sayfa Sayısı: 400
Baskı Yılı: 2013
Goodreads Puanı:  4.10  (30,866 oy)


Arka Kapak Yazısı
  Sımsıkı deri pantolonu ve tehlikeli vücut hatlarıyla Jet Keller her kızın Rock’n Roll rüyasını süslüyordu. Ancak Ayden Cross kötü çocukların vahşi dünyasında yorulmuştu artık. Bu yüzden Jet’in büyülü gözlerinde gördüğü tutku ateşine teslim olmak istemiyor ve Jet’in dokunuşlarında yanıp kül olmaktan korkuyordu.
  Jet ise, seksi kovboy çizmeleri içindeki sütun gibi bacakları olan Ayden’a karşı koyamıyor ve bu güneyli güzele yaklaştıkça onu daha az tanıdığını düşünüyordu.
İkisini yakan bu ateş ya aşka dönüşecek ya da onları yakıp kül edecekti.
  

Yorum
     Evet arkadaşlar! Birkaç gün önce bu serinin ilk kitabını yorumlarken de belirttiğim gibi ikinci kitap beni biraz daha heyecanlandırıyordu. Çünkü ikinci kitapta işlenen çocuk bir Rock prensiydi. Bende müzik tarzı olarak Rock-metali benimsediğim için bu kitabın baş karakterini okumak için oldukça sabırsızdım. Kitabın başları biraz sıkıcı ilerledi açıkçası. Jet ile Ayden’ın birbirinden uzak durmak için bahaneleri ve hayata bakış açıları bana biraz “zorlama” geldi. Özellikle bazı kavgalar ve zıtlaşmalar fazla gereksizdi. Yine de işin içine bir rock star girince kitabın ne kadar kötü özelliği olursa olsun büyülenmekten kendimi alamadım. Kitabın esas oğlanı Jet; ailesiyle ve özellikle babasıyla pek yüzü gülmemiş, kendini şarkılara ve arkadaşlarıyla eğlencelere vermiş bir star ve bir rock grubu var. Kendi hayatını arkadaşlarıyla ve tek gecelik kızlarla geçiren, konserden konsere koşan, etliye sütlüye karışmayan, biraz da tehlikeli bir tip olan Jet, hayat tarzını yansıtan tuhaf kıyafetleri, piercingleri ve ojeleriyle gerçekten oldukça “alışılmışın dışında” diyebiliriz. Buna karşı eski hayatının tüm kötülüklerinden sıyrılarak Güney Amerika’dan gelmiş, başarılı bir eğitim hayatı olan ve tam anlamıyla inek tiplerin giyebileceği süveterler giyen terbiyeli çocuklarla takılan, kovboy çizmeleri olan, ateşli bir hatun. İşte kitapta hayatları birbiriyle alakası olmayan bu ikilinin yollarının kesişmesi ve bir aşkın alevlenişi konu alınıyor.

    İlk kitaptaki gibi bu aşk da karakterlerin yaşam tarzı ve bakış açıları, dış görünüşleri gibi birçok sebepten dolayı imkansızmış gibi görünse de verdikleri mücadeleler ile aşklarını ayakta tutmayı başarıyorlar. Aslında seri olmasından da kaynaklı olarak, bu kitabın ve kitaptaki karakterlerin durumlarını düşünürsek iki kitabın neredeyse birebir paralel olduğunu söyleyebilirim. Her ikisinde de kötü erkekler ve onlardan uzak durması gereken uslu akıllı kızlar ve imkansız aşklar konu alınıyor. Hatta ilk kitapta eleştirdiğim gibi kötü çocukların iyi kızları elde etmek için bir anda değişmeleri ve melek çocuklar olmaları, kavgalar ve tatlı didişmeler ilk kitapla son derece benzerdi. Bazı noktalarda hala ilk kitaba devam ediyormuş gibi hissetmekten kendimi alamadım. Ama kıyasladığımda her noktanın da birebir aynı olduğunu söyleyemem. Burada tarafların hayatındaki sıkıntılar birbirinden farklı, ilk kitaptaki kavga nedenleri ikincisinden farklı ve ilk kitapta ağırlık bu ilişki üzerineyken ikinci kitapta ana karakterlerden biraz daha sıyrılıp yan karakterlerin hayatları ve bakış açılarına da yer veriliyor. Üstelik Jet, Rule’a göre bazı yerlerde romantizmi biraz daha geri plana atıp macerayı daha ön plana çıkarıp okuyucuyu heyecanlandırabiliyordu. Bu yönleri hoşuma gitti.

    Dili ilk kitapta olduğu gibi ikinci kitapta da son derece akıcıydı. Her iki karakterinde bakış açılarına ve bölümlerine yer verilmesi seri ile ilgili sevdiğim bir ayrıntı. Karakterler arasındaki sürtüşmeli diyalogları zevkle okudum. Kitap hiç sıkmıyor sizi ve sayfalar elinizden yağ gibi kayıp gidiyor. Bir bakıyorsunuz ki sonuna gelivermişsiniz. Okuması  ve ilerlemesi oldukça kolay, anlaşılması zor olmayan bir kitaptı. Keyifle okuyacağınızı umuyorum. Bol kitaplı günler J


Alıntılar
Seni elde etmek için ne gerekirse yapmaya hazır olduğumu hissediyorum ve olumsuz şartlar veya yoluma çıkan her neyse. Çünkü sen daha önce hiç kimsenin hissettirmediği gibi, geçmişte karıştığım yasal olmayan her türlü şeyden daha çok bağımlılık yaptın.
Bildiğim tek şey, seni nefes almaktan daha fazla istediğim.
Beni seyrediyordu ve bende onu seyrediyordum. Konu kimya olunca ben bir dâhiydim bu aramızda olan şey eninde sonunda patlayacaktı. Uzun zamandan beri baskı altında tutuyordum ve ancak yavaş ve istikrarlı bir kaynama bu tür bir ateşi söndürmeden hayatta tutabilirdi.
Sen, arkadaşım, bütün bir geceyi seni dinleyen herkese viski renkli gözleri olan kızın kalbini nasıl kırdığını anlatarak geçirdin.
Bir sabah uyanıyorsun ve farkına varıyorsun ki, her zaman öyle olan şeyler, her zaman öyle olacaklar anlamına gelmiyor.

Puanım

9 yorum:

  1. merabaaaa. bloguma hoşgeldiniiiz. yine görüşürüz kiiiii :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Merhaba. Teşekkür ederim :)

      Sil
    2. esma yeni geldi bloguma yorum yapmıştı işteeeee hoşgeldine geldim ben deeee. keyifli blog günleriniz olsuun neşeli neşelii :)

      Sil
    3. Hoşbulduk sende hoşgeldin. Sana da neşeli blog günleri o zaman :)

      Sil
    4. Hoşgeldin :) neşe getirdin, sana da bol neşeli günler :))

      Sil
  2. bi de sizin blog çok iyi gerçekten. size daha çok arkadaş getirmeli. :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkürler çok naziksin. Kapımız herkese açık. Ne kadar arkadaşımız takipçimiz var p kadsr gurur duyarız. Tabi karşılıksız bırakmayız da bu ilgiyi :)

      Sil
  3. Takibe aldım bloğuma beklerim www.blogcukoc.blogspot.com

    YanıtlaSil