Orijinal Adı: Kadın Psikolojisi
Seri: Yok
Yayınevi: Nesil Yayınları
Sayfa Sayısı: 350
Baskı Yılı: 2014
Yorum
Kadın Psikolojisi uzun zamandır okumak istediğim, kitaplığımda bekleyen ancak bir türlü başlamadığım bir kitaptı. Zamanının gelmesini bekliyordum ve tesadüfen 8 Mart Dünya Kadınlar gününde kitabı okumaya başladım, yaklaşık üç haftada okudum, evet gerçekten uzun bir süre fakat kitabı sindirmek için yavaş yavaş ilerledim ve bazı günler hiç okuyamadım zamanım olmadığı için.Kitabın önsözünü okuduktan sonra "tamam, bu kitap mükemmel olacak" dedim. Nevzat Tarhan'ı çok severim ve bu kitaptaki önsözü de okuyunca kitabın çok iyi olacağını baştan anlamıştım ve düşündüğüm gibi de oldu. Önsözü çok beğendiğim için paylaşmak istedim.
Kadın Psikolojisi günümüz kadınlarını, kadınlar üzerine uygulanan yanlış politikaları, duygu, düşünce.. kısaca kadınlarla ilgili olan her şeyi ele alıyor. Tarhan bilimsel bakış açısıyla kadın-erkek ilişkileri, kadın psikolojisini, anneliği objektif bir biçimde ele almış. Kitapta değinilmesi gereken ne kadar nokta varsa değinilmiş, en azından ben bir eksik bulamadım. Karşılaştırmalı anlatım ve bilimsel deneylerle de desteklenen görüşler, kitabı daha gerçekçi kılıyor.
Önsöz
Bu kitabı yazma fikri bir ihtiyaçtan doğdu.
Toplumda yanlış geleneksel yargılarla kadın ikinci sınıf bir varlık gibi görülürken, modernizm cinselliği kadın politikası olarak sunuyordu. Kadını toplumsal yaşamdan dışlayan geleneksel eğilim, feminist tepkiyle karşılaşınca kadın erkek savaşlarına dönüşüyordu. Bu tartışma içerisinde kadınlar, erkek egemen kültürün şekil değiştirmiş rolleri arasında kurban ediliyor, evlilikler ve çocuklar heba oluyordu. Erkek egemen anlayış üzerine kurulu geleneksel yapı kadını başlayıp annelik rolüyle sınırlarken, erkek feministler feminizmi daha çok kadınla beraber olma ve cinsel özgürlüğü çıkarlarına göre kullanma eğilimindeydiler.
Peki bu ikilem kadının psikolojik doğasına nasıl tesir ediyordu? İşte bu soruya ve kadın psikolojisiyle ilgili diğer konulara ışık tutacağına inandığımız bu kitap, iki senelik bir çalışmanın ürünü olarak sizlere ulaştı.
İddialı konuşmayı sevmediğim hâlde şunu açık yüreklilikle söyleyebilirim ki, biyo-psiko-sosyospritüel ve politik sentezi olan böyle bir eseri ne yerli ne de yabancı yayınlar arasında bulacaksınız.
Dünyanın daha yaşanabilir olmasına, kadının özgürlüğüne ve konforuna bir nebze katkım olduysa ne mutlu bana!
Ayrıca bu kitaba katkılarından dolayı Zahide Ülkü Bâkiler'e teşekkür ediyorum.
Mart-2005
Prof. Dr. Nevzat TARHAN Feneryolu-ÎSTANBUL
Kitapta kadın erkek eşitsizliği, kadının ikinci bir tür olarak algılanması, şiddet, özgürlük, ataerkil toplum yapısının kadın üzerindeki etkileri, geçmişten günümüze dünya da kadınlar ve kadın hakları ile ilgili bir çok bilgiyle karşılaşacaksınız. Aslında kitapla ilgili söyleyebileceğim pek bir şey yok, iki kelime hariç; Mutlaka okuyun.
Kitaptan sonra bir çok düşüncemde haklı olduğumu anladım ve bir çok düşüncem de pekişti. Kitabı gerçekten çok sevdim, ele alınan her konu çok güzel ve anlaşılır bir biçimde işlenmiş. Psikoloji ile ilgilenenlerin ya da bu konulara ilgi duyan insanların değil herkesin okuması gereken bir kitap. Beğenseniz de beğenmeseniz de size bir şeyler katacak, mükemmel bir kitap. Umarım okumuşsunuzdur yada okursunuz. İyi Okumalar :)
Alıntılar
"Yeni kadın politikaları da biyososyal modele uygun olmak zorundadır. Aksi halde gelecek kuşaklara yaşanması zor bir dünya bırakacağız."
"Modernizm bize sadece bu dünyada özgürleşmeyi ve zevk peşinde koşmayı önerdi. Bunun sonucunda özgür, ama yalnız insanlar çoğaldı."
"TV izleyen çocuklar, büyüyünce ne olacaklarından ziyade ne alacaklarını düşünür oldular. Amaçsız, ego ideali olmayan, cinsellik ve parayla erken tanışan gençlik, insanlığı kimbilir nereye götürecek..."
"Kaybedeni olmayan bir ilişkide ilk temel adım, karşı tarafın psikolojik ihtiyaç ve beklentilerini tanımaktır."
"İletişimin en kötüsü, iletişimsizliktir. İletişimsizlikte hem bilgi alış verişi yoktur, hemde yalnızlık duygusu fazladır."
"Kadının psikolojik ihtiyacı çözüm değil dinlenilmektir. Erkeğinki ise güvenmek, takdir edilmektir."
"Menfi duygularını ifade edemeyen, hep neşeli roller oynayan kişinin güzel duyguları körelebilir."
"Bir insan kendini tanımayı başardıkça kendisine yardım edecek, böylece başı daha dik duracak, daha güçlü ve mutlu olacaktır."
"Feminist gündem genellikle erkeği suçlar. Fakat çoğu zaman kadınlar, erkek egemen kültüre çanak tutarak kendi hayatlarını zorlaştırırlar."
"Geçmişle çok uğraşan insanlar beyin enerjilerini boşa harcarlar. Oysa insanoğluna verilen beyin enerjisi yaşadığı günü mutlu ve başarılı geçirmesi içindir."
"İnsan da, eğer hayattaki hedefini çizdiyse, karşısına engel bile çıksa, pes edip vazgeçme yerine o engeli aşmayı düşünmelidir."
"Zorluklarla mücadele eden insanlar, cins atlar gibidir. Adım atamayacak hale gelseler bile, adım atmanı bir yolunu bulur, amaçlarından soğumazlar."
"Kin duygusu, mutluluğa zarar verir. Sevgiyi azaltır, zamanın ve enerjinin boşa harcanmasına sebep olur."
"Her şeyi bildiğini düşünen insan da öğrenmeye kapalı olduğu için gelişemez. Hatayı kabul etme, kişiyi değersiz kılmaz, aksine daha cana yakın hale getirir. Yoksa başkalarının haksız olduğunu hissettirmek, o kişileri sizden uzaklaştırır."
"Modern yaşam tüketimi artırmak için rekabeti teşvik etmiştir. Rekabet kıskançlığa, kıskançlık ise mutsuzluğa dönüşmüştür."
"Aza kanaat etmeyip hep çoğu isteyen kişi, zengin de olsa yoksuldur. Gerçek zengin, elindekilerle mutlu olandır."
"Gerçek milliyetçilik, kültürel inanç sistemine ve kültürel kimliğe sahip çıkılmasıdır. İnsanların yabancı markalar peşinde koşarak milliyetçilik iddia etmeleri gerçekçi değildir."
"Zevkçilik değil, akıl ve mantık ön planda olmalıdır. Kişi, mantığıyla davrandığında, sonradan duygularının da ona uymaya başladığını görecektir. Fakat duygularının peşinde koşan insan, küçük bir tatminsizlik karşısında başka şeylere yönelir."
"İnsan karşısındakini, kendisini mutlu ettiği için değil, kendi olduğu için sevmelidir; ideal olan budur."
0 yorum:
Yorum Gönder