2 Ağustos 2016 Salı

Düşmüş Melekler Şehri (Ölümcül Oyuncaklar #4) - Cassandra Clare | Kitap Yorumu

Orijinal Adı: City Of Fallen Angels
Seri: The Mortal Instruments #4 
Önceki Kitap: Camlar Şehri
Sonraki Kitap: Kayıp Ruhlar Şehri
Yayınevi: Artemis Yayınları
Sayfa Sayısı: 496
Baskı Yılı: 2013
Goodreads Puanı: 4.16  (330,593 oy)


Arka Kapak Yazısı
 Aşk. Kan. İhanet. İntikam. İşler artık her zamankinden de karışık!

Ölümcül Savaş sona erdi. On altı yaşındaki Clary Fray de nihayet New York'taki evine döndü ve halinden memnun. Gölge Avcısı olmak için eğitiliyor. Annesi hayatının aşkıyla evleniyor ve Aşağı Dünyalılar'la Gölge Avcıları sonunda barış ilan etti. En önemlisi de Jace artık Clary'nin sevgilisi. Ancak her güzelliğin bir bedeli var. İşler tam yoluna girdi derken biri Gölge Avcıları'nı öldürmeye başlıyor. Şimdi, Aşağı Dünyalılar'la Gölge Avcıları arasında yeni bir savaş başlaması an meselesi. Jace de birdenbire uzaklaşmaya başlayınca Clary, büyük bir gizemin içine dalıp en korkunç kabusuyla yüzleşecek. Sevdiği her şeyi, Jace'i bile kaybetmesine yol açabilecek olaylar zincirinin başlamasının ise tek bir nedeni var. Bizzat Clary.



Yorum
    Merhaba sevgili okurlar! Gördüğünüz üzere seriye tam gaz devam ediyorum ve dördüncü kitabını da bitirmiş bulunuyorum. Kitabı dün bitirdim ama yorumlarımı sabaha sakladım, en azından kitabı birazcık sindireyim istedim.

     Serinin en son okumuş olduğum üçüncü kitabı olan "Camlar Şehri"ne yapmış olduğum yorumda hikayenin bittiğini, olayların ve gizemlerin çözüldüğünü ve serinin üç kitap daha devam etmesine şaşırdığımı söylemiştim. Yazarın hikayeyi nasıl devam ettireceğini merak ediyordum ve ilk üç kitabı çok beğendiğim için -özellikle de 3. kitabı- seriyi devam ettiren yazar serinin değerini düşürürse diye de endişelenmiştim. Okuyunca bu endişelerim geçti büyük oranda. Okuduğumda ilk üç kitaptaki olaylardan biraz farklı boyutlara sürüklenen ve çizgisini değiştiren bir kitapla karşılaştım. Dördüncü kitabın bazı yönlerden ilk üç kitaptan sıyrıldığı açıkça görülebiliyordu. Hatta bazı yerlerde sanki serinin devam kitaplarını Cassandra Clare değil başkası yazmış da devam ettirmiş gibi olan yönler de vardı. Ama yine de bence serinin devam etmesi iyi olmuş. Çünkü ilk üç kitapta olayların bir çoğu çözümlense ve her şey açığa kavuşsa bile karakterlerin gelişimi, değişimi, bundan sonra ortaya çıkabilecek bazı sorunlar gibi konular da kitap biraz açık uçluydu ve bu kitapta bunların bir kısmı açığa kavuşmuş oldu. Örneğin; Clary bir gölge avcısı ve yeteneklerini geliştiremeden seri bitseydi bazı yönlerden saçma olurdu. Bir kitabın devam etmesi için öncelikle karakterlerin uğraşması gereken olaylar ve sorunlar olması gerekir. Üçüncü kitapta sorunlar büyük oranda çözülse de dördüncü kitapta yazar daha farklı sorunlar üretmeyi başarmış ve seriyi devam ettirmek için aradığı taze kanı bulmuş gibi görünüyor. Ancak bence ilk kitaplardaki mücadeleler ve sorunlarla kıyaslandığında bu kitapta ortaya çıkan sorunun daha zorlama ve gereksiz olduğunu düşünmeden edemedim. Hatta saçma bulduğumu bile söyleyebilirim. Ben olsam daha farklı bir problem ortaya çıkmasını isterdim.

    Kitapta olaylar yine farklı mekanlarda geçiyordu. Karakterlere ise yenileri katılmıştı. Üçüncü kitapta ön planda olan bazı karakterler biraz arka planda kalmıştı merkezdekiler olsun Lightwood'lar olsun kısacası yetişkinler biraz daha geri plandaydı. Buna kıyasla diğer kitaplarda daha sönük kalan bazı karakterler ise bu kitapta daha ön plana geçmeyi başardı. Üstelik bazı karakterlerin geçmişlerine ışık tutulması da seri için önemli bir detaydı. 

     Kitapta beni gerçekten sinirlendiren şey kitapta sevdiğim baş karakterlerden birisinin sürekli ezik tavırlar içine bürünmesi ve melankolik ve karamsar halleriyle beni sıkmasıydı. Bu durum üçüncü kitapta da mevcuttu ama bu kitapta daha da yoğunlaştı. Bu karakter de Jace'ten başkası değil elbette. Ama yazara bir yandan hak vermeden de edemiyorum çünkü Jace'in önceki kitaplarda özellikle de üçüncü kitapta yaşadığı olaylardan sonra her şeyi düzelterek hiç bir sorun yokmuş gibi devam etmesi saçma olurdu. Bu olayların karakterini etkilemesi, hayatına olumsuz etkilerde bulunması ve onun bunlarla mücadele etmek zorunda kalması kitabı daha gerçekçi kılıyordu. Sadece bunu yaparken yazar Jace'i ilk baştaki Jace'liğinden sıyırdıkça bende gerçekten soğumaya başladım. Umarım bu bir sonraki kitaplarda da böyle devam etmez. Clary içinse sürekli kendini geliştirmesi ve özgüveninin oturması yönünden takdirle baksam da bazı yönlerde onun da Jace'ten aşağı kalır yanı olduğunu düşünmüyorum. Yine de onun Jace'ten daha fazla umut vaat ettiği çok açık.


     Üslubu serinin genel üslubuna paralel gidiyor. Üçüncü kitaptan pek fazla farkı yok. Üçüncü bakış açısıyla anlatılan olaylarda daha çok Jace'in düşünceleri, Clary'nin düşünceleri ve zaman zaman da Simon'ın düşünceleri geçiyor. Olay bu üç karakterin çevresinde gerçekleşen olayların ayrı başlıklar halinde onların gözünde nasıl göründüğü, nasıl hissettirdiği anlatılıyor. İlk üç kitaba göre daha kısa ama onlar kadar akıcı olduğu için sayfalar elinizden kayıp gidiyor. Hızlı ilerlenebilen bir kitap. Sürekli aksiyon dolu ve romantizm de dozunda. Hatta bu seri kesinlikle bir aksiyon filmi serisi olabilir. Zaten ilk filmi de çekilmişti. Beklenen başarıyı elde edemediği için serinin devam etmeyeceği açıklanmış ve ikinci filmin çekimleri de durdurulmuştu. Ancak hayranlara güzel haberlerim var, çekimlere yeniden başlanmış diye okumuştum geçen. :) İlk filmde kitaptan çok fazla koparak hata yaptıklarını düşünüyorum ve umarım bunu diğer filmlerde yapmazlar. Seriyi seviyorum ve filmdeki karakterler de onları okurken gözümde canlandırmamı kolaylaştırıyor. Bazı fantastik serilerin aksine karakterler sürekli öpüşmek, koklaşmakla meşgul değiller. Hatta şu kitaba kadar gerçekten yoğun erotizm kokan bir bölüm neredeyse hiç olmadı. Buda benim takdirimi kazanan bir diğer nokta. Kısacası bu kitabı da sevdiğimi söyleyebilirim. Bu seriyi bitirmeye kararlıyım çünkü kitabın sonu yine heyecanlı ve okuyucuyu meraklandıracak şekilde bitti. Açıkçası ilk üç kitabın sonuna kıyasla en meraklandırıcı ve en heyecanlı şekilde biten ve okuyucuya "Acaba diğer kitapta neler olacak?" diye sorgulatan kitabın bu olduğunu düşünüyorum. Mutlaka okumanızı öneririm. Diğer kitap yorumlarında buluşmak dileğiyle :) 


Alıntılar
Güç mıknatıs gibidir. Onu arzulayanları kendine çeker. 
Senden nefret ettim ve o nefret hayatımı kolaylaştırdı. Suçlayacak birine sahip olmanın bazı avantajları  var.
Işık ve karanlık arasında zannetiğiniz kadar büyük farklar yoktur. Ne de olsa karanlık, ışık tükendikten sonra kalan şeydir. Işığın kendini tüketişidir.
Başka seçeneğin yokmuş gibi düşündüğünde haklı olmak o kadar kolay ki.

=> =>  Serinin ilk filmini izlemeyenler için fragman; 






Puanım


5 yorum:

  1. Merhaba...
    Seri kitaplar beni biraz korkutuyor ama yine de seviyorum.
    Blog keşif etkinliğinden geliyorum.:) Sizi takibe aldım, ben de bloğuma beklerim.
    Sevgiler...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Korkutmasın. Hızlı ve akıcı bir seridir. Takip için teşekkürler. Blogunuzu görmek isterim :)

      Sil
  2. okuyabilirim. yorumların olumlu ve heyecanlııı :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Seride öyle zaten heyecanlı. Tavsiye ederim. Hoşuna gideceğini umuyorum :)

      Sil
    2. Seride öyle zaten heyecanlı. Tavsiye ederim. Hoşuna gideceğini umuyorum :)

      Sil